İCRA KURULU VE YÖNETİM KURULU BAŞKANI’NIN MESAJI

Değerli Paydaşlarımız,

Doğuş Otomotiv’in 30. yılını gurur ve sevinçle kutladığımız, başarılı bir yılı tamamladık. Şirketimiz açısından bu önemli kilometre taşını geride bırakırken, bu ölçekte bir kurum için oldukça kısa sayılabilecek bir süre içinde kat ettiğimiz yolun uzunluğunu bir kez daha hatırlama, büyük bir aile olarak bizi bir araya getiren ve bugünlere ulaştıran değerleri tazeleme ve geleceğe ilişkin beklenti ve vizyonumuzu tüm paydaşlarımızla paylaşma fırsatı bulduk.

Yılın başında oldukça temkinli öngörülere konu olan otomotiv pazarı, beklentilerden çok daha pozitif ve olumlu yönde gelişti. Yıl sonu itibarıyla toplamda 1.216.609 adede ulaşan satışlar, sene başında yapılan 750-800 bin civarındaki tahminlerin çok üzerine çıktı. Bu sonucun ortaya çıkmasında demografik faktörlerin yanında yıl içinde GSR2 regülasyonundaki düzenlemenin süresinin uzaması, ÖTV’siz satılan araçların limitlerinin artırılması ve ÖTV’nin artacağı yönündeki söylentilerin tüketicilerin alım kararlarını öne çekmeleri gibi etkenler de rol oynadı. Sebep ne olursa olsun, elbette ekonomik dalgalanmaları da göz önünde bulundurarak, otomotiv pazarının bundan sonraki dönemde genel olarak yükselme trendinde olacağını düşünüyorum.

Doğuş Otomotiv’de hedef sürdürülebilir başarı
2024, Doğuş Otomotiv için de genel anlamda başarılı bir sene oldu. Şirket olarak toplamda bir önceki yıla göre yüzde 8,3 oranında daha fazla araç satışı gerçekleştirdik. Binek araç pazar payımız yüzde 16,5’e ulaştı. Hafif ticari araç satışlarında 2023 yılına göre yaklaşık yüzde 26’lık, ağır ticari araç satışlarında da yaklaşık yüzde 3’lük bir artış sağladık.

Bu başarının elde edilmesinde, marka ve araç portföyümüz kadar müşteri memnuniyeti ve müşteriye sunduğumuz hizmet kalitesinin de önemli bir rol oynadığına inanıyorum. Doğuş Otomotiv olarak, müşteri memnuniyetini daima pazar payı veya segment liderliği gibi genel başarı kriterlerinin önüne koyarak, tüm odağımızı “taraftar müşteri yaratma” hedefine yönlendiriyoruz. Müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik olarak attığımız her adım, pazar payı ve satış başarılarını da beraberinde getiriyor.

Elektrikli araçların yükselişi hız kazandı
2024 yılında Türkiye’deki elektrikli araç satışları 2023’e göre yüzde 46 artış göstererek 105.315 adede ulaştı. Yıl içinde satılan her 10 otomobilden biri elektrikliydi. Elektrikli araçlara bu hızlı yönelimde model sayısının artması kadar Çinli markaların Türkiye pazarına girmesi de etkili oldu. 2024, elektrikli araçlar bakımından bizim için de çok hareketli geçti. Birçok markamız yeni elektrikli modellerinin lansmanını yaparak ürün portföyünü çeşitlendirdi.

Volkswagen binek aracın SUV segmentindeki yükselişi, markanın ilk tamamen elektrikli SUV’u olan ID.4 modelinin lansmanıyla daha da güçlendi. Volkswagen ID. Ailesi’nin amiral gemisi ID.7 de yıl sonunda pazara sunuldu. Audi, uzun menziliyle dikkat çeken Audi Q4 e-tron ile elektrikli araç pazarındaki portföyünü genişletti. CUPRA, ilk yüzde 100 elektrikli modeli Born ve SUV modeli Terramar’ı yılın ikinci yarısında tüketicilerle buluşturdu. Porsche, Taycan modelini yenilerken Macan modelini de pazara sunarak elektrikli model alternatiflerini artırdı. Volkswagen Ticari Araç’ın ilk tamamen elektrikli modeli ID. Buzz, Eylül sonunda satışa sunuldu. Pazardaki konumunu günden güne güçlendirerek 2024 yılında Türkiye’deki en yüksek satış adedine ulaşan Škoda markamız ise 2025 baharında elektrikli modellerini tüketicilere sunarak elektrikli otomobil pazarına güçlü bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Volkswagen Grubu’nun önümüzdeki yıllarda pazara sunacağı yeni modellerle elektrikli araç model sayımızın 20-25’lere ulaşacağını düşünüyorum.

Elektrifikasyon, otomotiv sektörünün dönüşümünü sağlayacak

Elektrikli araçlara geçiş, dünya çapında, otomotiv endüstrisindeki en önemli trend olarak kabul ediliyor. Yakın zamana kadar elektrikli araçların önündeki başlıca engeller olarak gösterilen menzil yeterliliği, pil üretim kapasitesi, hammadde sağlanması, akülerin maliyeti ve gerekli uzmanlığa sahip insan kaynaklarının bulunmaması gibi problemler hızla aşılıyor. Unutmamak gerekir ki 1974 yılında piyasaya çıkan Golf modelimiz o günlerde sadece 470 km menzile sahipti. Elektrikli araçlardaki gelişmeler için bu kadar uzun zaman beklememiz gerekmeyecek. 2018 yılında en üst menzil 550 km iken, batarya teknolojilerindeki gelişmelerle menzil konusunda sadece beş yılda yüzde 50’nin üzerinde bir artış sağlandı.

Bugün itibarıyla dünya genelinde 1,6 milyar civarında olan araç parkının yıllık yüzde 2 büyüme ile 2030’da 2 milyar adede ulaşması bekleniyor. Oysa elektrik araç parkındaki büyümenin çok daha hızlı bir şekilde yüzde 30’lar seviyesinde olacağı ve günümüzdeki yaklaşık 7,2 milyon elektrikli aracın 2030 yılında 78 milyona ulaşacağı öngörülüyor. Hükümetler, çevresel hedefler ve politikaları kapsamında elektrikli araçlara geçişi teşvik ediyor. Boston Consulting Group’un ilgili araştırmasına göre özellikle Avrupa’da hibrit ve elektrikli araçların toplam satışlar içindeki payı 2035 yılına kadar yüzde 62’ye yükselecek.

İklim kriziyle mücadelede kaydedilen bu gelişmeler, ancak gerekli altyapıların etkin bir şekilde oluşturulması ve sürdürülebilir iş modellerinin yaygınlaştırılmasıyla hayata geçirilmesi mümkün olacak ve kurumsal hayatta karşılık bulacaktır. Doğuş Otomotiv olarak sürdürülebilir iş modelimiz doğrultusunda 2023 yılında, D-Charge şirketimizi kurarak elektrikli araç şarj ağı pazarına güçlü bir giriş yaptık. Kısa zaman içinde Türkiye genelinde 34 ilde 350 soket sayısına ulaşan D-Charge, bu başarısıyla 175 şarj istasyonu operatörü arasında 10. sıraya yükseldi. 2025 yılında şarj istasyonlarımızı 48 ile yayarak toplam soket sayımızı iki katına ulaştırmayı hedefliyoruz. Türkiye’de bir şarj istasyonu ağına sahip olan ilk otomobil markası olan Porsche, 2024 yılında yatırımlarına devam ederek hizmet ağını daha da genişletti. Yine Türkiye’de ilk kez Doğuş Oto Kartal’da açtığımız Batarya Onarım Merkezi’ne 2024 yılında yenilerini ekledik. Sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda, batarya geri dönüşümünü sağlamak amacıyla Batarya İmha Projesi’ni başlattık. Yetkili Servislerimizde de elektrikli araçlara hizmet verecek çalışanlarımızın eğitimine yıl boyunca devam ettik. Böylece, hem sektördeki sürdürülebilirlik hedeflerini ileri taşıyor hem de düşük karbonlu bir geleceğe öncülük etmeye devam ediyoruz.

İş modellerindeki değişime hazırlanmak
Otomotiv endüstrisi, teknolojik olarak gelişmiş ürünler satan ve servis veren bir endüstri modelinden, insanların kullanışlı, hızlı, güvenilir ve uygun maliyetlerle ulaşım ihtiyaçlarını karşılayacak farklı çözümler sunan bir mobilite endüstrisine doğru evriliyor. Kirlilik ve kalabalıkla mücadele eden, sürdürülebilir enerji ve temelinde mobiliteyi barındıran akıllı şehir konseptinin yaygınlaşmasıyla, ulaşım ihtiyaçları ve çözümleri de zorunlu olarak farklılaşacak. Teknolojinin ulaşım üzerindeki etkisi büyük oranda artarken, bağlantılı-otonom araçlar ve taşıt ağları gibi kavramlar otomotiv sektörüne yepyeni bir çehre kazandıracak.

Gerek geleneksel sektör oyuncuları gerekse büyük teknoloji, yazılım ve telekomünikasyon şirketleri bu değişimi kaçınılmaz görerek, pazarın yeni taleplerini karşılamak amacıyla önemli yatırımlar gerçekleştiriyor. Giderek daha fazla bağlantılı hale gelen otomobiller, herkes için seyahat etmeyi daha kolay, daha az stresli, daha güvenli ve daha sürdürülebilir hale getirecek. Ürünün bir platform haline gelmesiyle, birçok ortak ve oyuncunun bulunduğu bir ekosistem kurulacak. Mevcut sektör dinamiklerini kökten değiştirecek olan bu dönüşüm, zorunlu olarak iş yapış şekillerini de bambaşka boyutlara taşıyacak.

Doğuş Otomotiv olarak biz de değişen dünyada kendimizi sadece bir araç alım-satım ve servis hizmeti sunan bir marka olarak değil, mobilite hizmeti sunan bir şirket olarak tanımlamayı hedefliyoruz. En yetkin çalışana sahip, en yeni iş modellerini uygulayan, geleceğe yatırım yapan sürdürülebilir bir şirket olarak, giderek hızlanan bu büyük dönüşümün takipçisi değil öncülerinden biri olmaya hazırlanıyoruz. Dijital dönüşümü kurum kültürümüzün ve ortak akılla elde edilebilecek başarının temel unsurlarından biri olarak görerek, bugüne kadar süreç otomasyonları, yapay zekâ uygulamaları, makine öğrenmesi, veri analitiği ve çevik proje yönetimi gibi konularda projeler ürettik ve bunların yanı sıra çalışanlarımızın dijital yetkinliklerini artırmak amacıyla farklı kulvarlarda pek çok çalışmayı hayata geçirdik. Değişime ayak uyduran, özgün fikirler üretebilen esnek, dayanıklı ve yaşam boyu öğrenme hevesine sahip bir ekip olarak kendimizi geliştirmek için büyük çaba harcıyoruz. İnsan kaynağımızı yeni bakış açılarıyla ve iş modellerinde uzmanlaşmış pozisyonlarla desteklerken, insan kaynağımızın yeni bilgi ve yetkinliklerle donatılması için kesintisiz çalışıyoruz.

İş modellerindeki değişime hazırlanmak
Otomotiv endüstrisi, teknolojik olarak gelişmiş ürünler satan ve servis veren bir endüstri modelinden, insanların kullanışlı, hızlı, güvenilir ve uygun maliyetlerle ulaşım ihtiyaçlarını karşılayacak farklı çözümler sunan bir mobilite endüstrisine doğru evriliyor. Kirlilik ve kalabalıkla mücadele eden, sürdürülebilir enerji ve temelinde mobiliteyi barındıran akıllı şehir konseptinin yaygınlaşmasıyla, ulaşım ihtiyaçları ve çözümleri de zorunlu olarak farklılaşacak. Teknolojinin ulaşım üzerindeki etkisi büyük oranda artarken, bağlantılı-otonom araçlar ve taşıt ağları gibi kavramlar otomotiv sektörüne yepyeni bir çehre kazandıracak.

Gerek geleneksel sektör oyuncuları gerekse büyük teknoloji, yazılım ve telekomünikasyon şirketleri bu değişimi kaçınılmaz görerek, pazarın yeni taleplerini karşılamak amacıyla önemli yatırımlar gerçekleştiriyor. Giderek daha fazla bağlantılı hale gelen otomobiller, herkes için seyahat etmeyi daha kolay, daha az stresli, daha güvenli ve daha sürdürülebilir hale getirecek. Ürünün bir platform haline gelmesiyle, birçok ortak ve oyuncunun bulunduğu bir ekosistem kurulacak. Mevcut sektör dinamiklerini kökten değiştirecek olan bu dönüşüm, zorunlu olarak iş yapış şekillerini de bambaşka boyutlara taşıyacak.

Doğuş Otomotiv olarak biz de değişen dünyada kendimizi sadece bir araç alım-satım ve servis hizmeti sunan bir marka olarak değil, mobilite hizmeti sunan bir şirket olarak tanımlamayı hedefliyoruz. En yetkin çalışana sahip, en yeni iş modellerini uygulayan, geleceğe yatırım yapan sürdürülebilir bir şirket olarak, giderek hızlanan bu büyük dönüşümün takipçisi değil öncülerinden biri olmaya hazırlanıyoruz. Dijital dönüşümü kurum kültürümüzün ve ortak akılla elde edilebilecek başarının temel unsurlarından biri olarak görerek, bugüne kadar süreç otomasyonları, yapay zekâ uygulamaları, makine öğrenmesi, veri analitiği ve çevik proje yönetimi gibi konularda projeler ürettik ve bunların yanı sıra çalışanlarımızın dijital yetkinliklerini artırmak amacıyla farklı kulvarlarda pek çok çalışmayı hayata geçirdik. Değişime ayak uyduran, özgün fikirler üretebilen esnek, dayanıklı ve yaşam boyu öğrenme hevesine sahip bir ekip olarak kendimizi geliştirmek için büyük çaba harcıyoruz. İnsan kaynağımızı yeni bakış açılarıyla ve iş modellerinde uzmanlaşmış pozisyonlarla desteklerken, insan kaynağımızın yeni bilgi ve yetkinliklerle donatılması için kesintisiz çalışıyoruz.

Temelimiz çok sağlam
Bugüne kadar inşa ettiğimiz temelin en önemli parçalarından birini de taraftar müşteri kitlemiz oluşturuyor. 30 yılda biriktirdiğimiz deneyim ve sahiplendiğimiz değerler, otomotiv sektörünün geleceğine bakarken kendimizi çok daha hazır ve cesur hissetmemizi sağlıyor. Bizler 30 yıldır, bugün sayısı 10 milyona ulaşan her yaştan otomotiv sevdalısının geniş hayallerine, beklentilerinin üzerinde çözümler bulma heyecanıyla iş yapıyoruz.

30 yıl boyunca her geçen gün kendimizi geliştirdik ve Volkswagen AG tarafından örnek gösterilen işlere imza attık. Yüzde 0,5 pazar payı ile girdiğimiz otomotiv pazarında, bugün Türkiye’nin en büyük oyuncuları arasında yer alıyoruz. Bu süre içinde üreticimiz ve distribütörlük anlaşmamızı süresiz yenilediğimiz iş ortağımız Volkswagen AG, piyasa değeri 63,5 milyar dolara ulaşan bir dev haline geldi. Biz de çeyrek asrı geçkin bir süredir, güçlü bir ortağı olarak bu devin yanında yer alıyoruz. 30 yıl içinde 10,8 milyon müşteriye hizmet verdik ve 2,65 milyon aracı müşterilerle buluşturduk. Küçük bir showroom’dan başlayarak, bugün toplam 271.265 metrekare showroom ve 517.412 metrekare servis alanına ulaştık. Aynı anda 6.500 adet araca servis verecek kapasiteye sahibiz. Sayısız ulusal ve uluslararası ödüle layık görüldük. 30 yılda birçok ilki hayata geçirirken, paydaşlarımıza, yatırımcılarımıza ve Türkiye’nin toplumsal ve ekonomik kalkınmasına, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına önemli katkılar sağladık.

En önemlisi, bütün bunları yaparken insan odaklı felsefemiz, birbirimize olan inancımız ve “bunu birlikte başardık!” yaklaşımımız ve heyecanımız hiç değişmedi. Şirketimizin başarısı, birbirinden değerli iş ortaklarımız, kendi şirketleriymiş gibi vefalı ve yılmadan çalışan iş arkadaşlarımız ve elbette temsil ettiğimiz markaların yönetim ve çalışanlarının ortak katkıları ve özverisiyle mümkün oldu.

Değişime hazırız
Şimdi, geçmişte sevgi, saygı ve güvenle birbirine bağlı bir ekip olarak elde ettiğimiz başarıları, büyük bir dönüşümden geçtiğimiz şu dönemde geleceğe taşımaya hazırız. Gelecek, her yeni iş günü başladığında Doğuş Otomotiv’de yeniden tasarlanırken, 30 yıllık güçlü yönlerimizi ve bizi güçlü kılan DNA’mıza kayıtlı davranışlarımızı özenle korumaya devam edeceğiz. Müşteri odaklılık, dijital dönüşüm ve mobilite stratejimiz, şeffaflık anlayışımız, yetkin ve memnun çalışan hassasiyetimiz ve iş ortaklarımıza yönelik iş birliği yaklaşımımız bunlardan bazıları. Temel yapı taşını insan kaynaklarımızın oluşturduğu güçlü kurumsal yapımız, öğrenen organizasyon felsefemiz, yeniliklere hızlı adaptasyon kabiliyetimiz ve ilk günden bu yana her zaman kol kola yürüdüğümüz sağlam yetkili satıcı teşkilatımız ve değerli iş ortaklarımızla geçmişte olduğu gibi gelecekte de tutkumuzun hikâyesini coşkuyla yazmaya ve anlatmaya devam edeceğiz.

Gururla ifade etmek isterim ki, ulaşmış olduğumuz bu müthiş başarı öykümüzü, köklerimizden gelen Doğuş Grubu kültürü ve çalışma azmi ile sahip olduğumuz gelecek vizyonumuza borçluyuz. Geçmişimizden aldığımız emaneti yarattığımız yeni değerlerle, gelecek nesillere, en iyi şekilde aktaracağız.

Başarılı bir faaliyet dönemini tamamlarken, Doğuş Otomotiv İcra Kurulu ve Yönetim Kurulu adına tüm paydaşlarımıza bugüne kadarki destekleri, en önemlisi de inanç ve azimleri için yürekten teşekkür ederim.

Saygılarımla,

Emir Ali Bilaloğlu
İcra Kurulu ve Yönetim Kurulu Başkanı

Kapat